Gothic Akım

Konu: Gothic Akım Ptsi Haz. 30, 2008 7:41 am

"gothic" terimi ilk olarak italya rönesansında gothların yaptığı sanat eserlerini belirtmek için kullanıldı.ki şimdi paha biçilemeyen bu eserler o zamanlar sanatın "kaba ve bayağı" yüzünü yansıtıyordu.gothic akım çok hızlı yayıldı,gerçekten her türlü sanat dalında,çok çok geç de olsa yüz yıllar sonra edebiyat da dahi kendini gösterdi.zira bu yoğunluk gothic deyince akla ilk gelenin mimari olmasını hala etkileyemedi.

mimari de gothic; romanesk düzenin hemen ardından meydana geldi şaşırtıcı bir şekilde en uzun ömürlü akım oldu ve xvi.yüzyıla kadar uzandı.
gothic üslupla yapılan eserlerin çoğu çaktırmadan din dışı propaganda yapsa bile gothicin karakterini en iyi anlayabileceğimiz yapı kuşkusuz katedrallerdir.

1400lü yıllarda avrupa'da 41 noktada rastlanılır olmuşken gothicin en can alıcı eserleri fransa'da kuzey kesim ve champagne yöresine doğru görülebilir.pagan iskandinavyası gothic değildir.

bu üslupta yapılmış ilk katedral fransa'daki saint-denis katedralidir.4 yıl gibi rekor bir süre zarfında inşa edilen ve gothicin en büyük aşıklarından rahip suger'in düşüncesini en iyi yansıtan eserdir aynı zamanda.rahibe göre; sanatın amacı yaradanı yüceltmektir.bir sanat yapıtının değeri yaradana ne kadar ulaştığıyla ölçülür.(ne mantık!!!)...işte bu noktada ortaya içine edilesi bir mantık giriyor ve diyor ki; tanrı göklerdedir,eller havaya...

roman mimarlığı ve gothic mimarlık arasındaki temel fark işte burdan kaynaklanmaktadır.roman mimarlığında yapının ağırlığının tümü duvarlara dengeli bir şekilde yüklenir.pek bir özelliği yoktur aslında şimdi odanıza girince ne hissediyorsanız o'dur.
oysa ki gothic üslup yapıtın ağırlığını sadece payanda ve direklere yükler.gothic de kolon vardır duvar ve oda pek de sık rastlanacak şeyler değildir.

ağırlığın payandalara yüklenmesinden sonra binanın çatıları koniler oluşturacak şekilde yükseltilir.siz de aynı oranda göklere yükseldiğinizi,boşlukta yüzdüğünüzü hissedersiniz.

gothic deyince akla karanlık gelse bile gothic yapıtların o kadar süse püse rağmen ışığı mucizevi olarak çeken sanat eserleri olduğu unutulmamalıdır.
çatıların hareketli çatkılar görünümünde olması ve yukarda birleşen kolonların güç çizgilerini oluşturmasını sağlar.tüm bunlar sahnenin ışık almasını kolaylaştırır.

hiçbir önem taşımayan duvarlara açılan geniş pencereler içeriye hafif ve renkli bir ışığın girmesini sağlayan vitray çalışmalarıyla süslenir.
gothic'in ilk çıktığı bu dönemin en önemli eserleri; fransa'da noyon,laon,notre dame,chartres katedralleridir.

1190-1260 yılları arasında altın çağını yaşayan akım gittikça daha gösterişli eserler verdi.bu aşırılıkların en önemli örnekleri ise; yine fransa'dan reims,amiens,bourges ve beauvais'dir.
gothicin almanyaya sıçrayıp iyice kabalaşması ise bu yıllar arasına rastlar.

sanatçılar ve azgın mimarlar en havalıyı yapıp tanrı'ya ulaşıp sevap kazama yolunda durmak bilmediler.skolastik düşünce tavan yaptıkça kiliselerin tavanları yükseltildi.gothic'in o dönemdeki adı "parıltılı gothic" oldu.(1260-1380).
bu parıltılı ve şaşaalı akım italya'da etkisini hiçbir zaman gösteremedi.xii yy'da citeaux rahipleri tarafından italya'ya asimile edilmeye çalışılan üslup italya'yı kasıp kavuran romaneskle birleşti ve melez denilebilecek özgün eserler verdi.

1380-1540 yılları arasında bir evrim daha geçiren ve süsleme sanatına dönüşen gothic "alevli gothic" diye anılır.taştan süslemeler yapıların çevresini danteller gibi sarmaya başladığında ingiltere'yi de etkisi altına aldı.

gothic son halini işte bu dönemde aldı.dikeylik tanrıya seslenişten çok şeytana uyup gururla göğsünü geren insanoğlunu yansıtmayı amaç bildi.gothic insana özgü haklı gururun,kibirin,7 ölümcül günahın zevkinin,zenginliğin,haylazlığın sembolü oldu.

sadece mimarlık değil tüm sanat dalları da öne çıkan mimariyle aynı yönde olumlu denilebilecek bir gelişme gösterdi.
akıma kapılan almanlar gerçekçiliğe,gorgoyle'larda insanlığın gerçek yüzüne önem verdi.uçarı fransızlar için amaç göz zevkiyken ingiltere iki anlayışı birden benimsemiştir.

...

gelelim bugünün gothic'ine.

-anathema ve bilimum bunalım metal grupları gothic değildir.günümüzde tam anlamıyla gothic müzik yaptıkları kabul edilenler; diamanda galas,corpus delicti,type 0 negative,bauhaus,christian death,tristania,diva destruction,myriads,macbeth,therion,theatre of tragedy,sirenia,the birthday massacre,cinema strange,dead can dance gibi guzide grup ve insanlardır.him,marilyn manson meseleleri ise sanırım müzik başlıkları altında uzun uzun tartışılıyor...
klavye kullanıyorlar,yakışıklı vokalleri var,fonda "ooooo" diyen kilise korosu var diye gothic olunmaz.

-günümüz gothic resim-fotoğrafçılık anlayışında neo-goth sentezi egemendir.en önemli temsilcileri arasında www.attis.nu'dan eserlerini görüp tırsabileceğiniz john santerineross sayılabilir.
renkler genelde koyu-pastel arasında değişir.teknolojik öğeler ve orda burda karşınıza çıkan sopor aeternuslar göze çarpar.

-makyaj.seveni de var sevmeyeni de.her iki taraf içinde bir açıklama yapmak gerekirse amaç şairin hayalini süsleyen annabel lee olmak,en güzel ölü gibi beyaz ten,kar üstünde kar damlaları gibi kırmızı dudak,the raven gibi simsiyah saç...tek amaç en soğuk ölü bedeninde bile bir güzellik arayan bir nevi nekrofilik pollyannacılığı surata yansıtmaktır...amacın sadece öcü olmak olduğunu düşünenler ise malesef çoğunluktadır.bu salak sulak anlayışın temelini ise günümüzde siyah göz kalemi,file çorap,kırmızı ruju olan her genç kızımızın gothic olup kızılayda sürtmesi oluşturur.umumiyetle kaçınız bunlardan.

(sinstress abysschnytha, 14-08-2006 22:49:01)

Konu: Geri: Gothic Akım Ptsi Haz. 30, 2008 8:25 am

bence de gothic özenti olacağınıza öyle durun bence hiç bulaşmayın What a Face

Mesaj Sayısı : 7 Kayıt tarihi : 29/06/08 Yaş : 32

harbi iğrenç bi durum:)bizim sınıfta kendini gothıc zanneden bi kız vardı gözlerinin altını boyuyodu hoca yanına çağırıp sordu "kızm seeende alerjimi var die:D

Konu: Geri: Gothic Akım Salı Tem. 01, 2008 8:45 am

zuhahahahha hipohahahahah alerjiyem hojam deseydi:D